Güven, AA muhabirine, yenilenebilir enerji kaynaklarının, Türkiye’nin enerji arz güvenliğinde ve sürdürülebilir kalkınmasında kritik rol oynadığını söyledi.
Bu kaynaklar arasında en istikrarlı ve yüksek kapasiteli üretimi hidroelektrik santraller ve barajların sunduğunu ifade eden Güven, HES’lerin Türkiye’nin arz güvenliğinde garantör olarak öne çıktığını dile getirdi.
Güven, Türkiye Elektrik İletim AŞ verilerine göre bu yılın ilk 6 ayında Türkiye’de toplam elektrik üretiminin yüzde 28,03’ünün HES’lerden sağlandığını belirterek, “Bu oran, diğer tüm yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam katkısının yüzde 24,4’ünden fazladır. Bu yılın ilk 6 aylık döneminde HES’ler toplam 83 bin 762 gigavatsaat elektrik üreterek, rüzgar, güneş ve jeotermal gibi diğer yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektrik üretimi olan 73 bin 67 gigavatsaati geride bırakmıştır.” diye konuştu.
HES’lerin öneminin sadece yüksek ve güvenilir üretim miktarıyla sınırlı olmadığına işaret eden Güven, “HES’ler, enerji üretiminde karbon ayak izinin sıfıra yakın olması, su depolama imkanları ile istikrarlı bir kaynak olması, dakikalar içinde yük alabilme ve devreye girebilme imkanları gibi birçok avantaj sunuyor. Ayrıca HES’ler sulama, taşkın kontrolü ve rekreasyon gibi yan faydalar sağlıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“HES’LERE YATIRIM SÜRMELİ”
Güven, Türkiye’de yenilenebilir enerjinin en önemli ve güvenilir kaynağı olan hidroelektrik santrallerinin sürdürülebilir kalkınmadaki kritik rolüne devam edebilmesi ve yetkinliklerini ilerletebilmesi için HES’lere yatırımların sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.
Bu alandaki gelişmelerde teşvik kararları alınmasının Türkiye’nin sanayi gelişimi ve enerji geleceği için önemli olduğunu vurgulayan Güven, şunları kaydetti:
“Bu kararlardan en önemlisi HES’lerin sahalarına yapılacak hibrit güneş enerjisi santrali (GES) yatırımlarına kurulu güçleri ile sınırlı olacak şekilde izin verilmesidir. HES’ler ve barajlar su depolamalarıyla en çevreci depolama santralleri olarak çok hızlı ve esnek şekilde su veya güneş olarak hibrit kaynaklardan alternatifli üretim kabiliyetlerini geliştireceklerdir. Ancak halihazırda HES ve barajların, kurulu güçlerinin yüzde 15’i sınırlı kalacak şekilde hibrit GES kurmalarına izin verilmektedir. HESİAD olarak bu sınırın kaldırılması ve HES ve barajların kurulu güçleri kadar sahalarına hibrit GES santrali kurmalarına izin verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu karar Türkiye Enerji Verimliliği Ulusal Programı’mızdaki hedeflerle de 2053 net sıfır kararları ile de çok uyumlu olacaktır.”